Denizlerimizi Nasıl Sürdürülebilir Bir Şekilde Koruyabiliriz?
Denizler, dünyanın ve dünya üzerindeki canlılığın en önemli yapı taşlarındandır. Tarih boyunca pek çok medeniyet su kenarlarında kurulmuş ve suya yakın olmak, suyu kullanabilmek yaşam fonksiyonlarını devam ettirebilmek için elzem görülmüştür.
Deniz kirliliği, bireysel, toplumsal, ticari vb. pek çok faaliyet sonucunda ortaya çıkabilir. Denizlerde oluşan kirliliği önlemek noktasında her bireyin alabileceği önlemler ve sorumluluklar bulunur. Plastik vb. doğada çözünmeyen atıkların denizlere bırakılmaması, kimyasalların ve petrolün denizlere akıtılmaması, doğru balıkçılık teknikleri kullanılması gibi unsurlar bu önlemler arasındadır. Karbon emisyonlarının düşürülmesine dair atılacak adımlarla birlikte daha sağlıklı yarınlara ulaşmak ve okyanus asitlenmesini azaltmak tüm insanlığın sorumluluğundadır. Dünyadaki tüm canlılar için önem teşkil eden suyu korumak ve su tasarrufu sağlamak da daha sağlıklı gelecekler için kaçınılmazdır.
Sürdürülebilir Kalkınmanın Önemi
Sürdürülebilir kalkınma, sağlıklı günlere uyanabilmek için toplumun tüm bireylerinin haklarını savunan ve gelecek nesillere aktarımını sağlayan faktördür. Doğal çevrenin korunması, doğada yer alan kaynakların kullanımı, biyolojik çeşitliliğin korunması, küresel ısınma ve yol açtığı felaketlerin önlenmesi, geri dönüşüm faaliyetleri, ekolojik denge ve iklim değişikliği konusunda harekete geçilmesi sürdürülebilir kalkınmanın ele aldığı konulardandır.
Tüm dünyada kritikleşen sürdürülebilir kalkınma, geleceğe yaşanabilir bir ekosistem bırakabilmeyi amaçlar. Doğada yer alan tüm kaynakların doğru kullanımı ve ömrünün korunması ancak sürdürülebilir kalkınma ile sağlanabilir.
Küresel ısınma ve bağlı şekilde gelişen iklim değişiklikleri, dünyanın her yerinde etkisini gösteren ve çeşitli bozulmalarla birlikte felaketlere sebep olan olaylardır. Gezegenin ısınmasına ve iklim değişikliğine sebep olan ve aynı zamanda denizleri kirleten etkiler, günden güne etkilerini arttırarak canlılığın zarar görmesine yol açar. Sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde atılacak adımlarla birlikte bu olaylarla mücadele edilebilir ve geç olmadan gerekli tedbirler alınabilir.
Deniz Kaynaklarının Sürdürülebilir Kullanımı
Denizler, dünyadaki yaşamın devam ettirilebilmesi, iklim dengesi, biyoçeşitlilik ve daha pek çok kritik faktör açısından öneme sahiptir. Deniz kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, denizlerde gerçekleştirilen faaliyetlerin kontrol altına alınmasıyla sağlanabilir. Deniz kirliliğini önlemek noktasında atılabilecek ilk adım; atıkların denizden uzaklaştırılmasıyla gerçekleştirilebilir. Bu atıklar evsel atıklar, sanayi atıkları, zirai kimyasallar, plastik, petrol ya da CO2 gibi maddeler olabilir. Farklı nitelikte atıkların temizlenmesi noktasında ise farklı metotların kullanılması gerekir.
Deniz Kirliliği ve Önleme Yöntemleri
Deniz ekosistemleri bünyesinde binlerce sayıda canlı yer alır. Dünyadaki yaşamın aksamadan devam edebilmesi, denizlerdeki su döngüsünün ilerlemesiyle gerçekleşir. Bu nedenle, deniz ekosistemlerinde gerçekleşen kirliliğe bağlı ortaya çıkan sorunlar tüm canlıların hayatını tehdit altına alır.
Deniz kirliliği, atıkların türlerine göre izlenecek temizlik yöntemleriyle azaltılabilir. Denizlerdeki kirlilikle mücadele noktasında her bireyin karar ve sorumluluk kapsamı dahilinde gerçekleştirebileceği faaliyetler bulunur. Bu konuda gerçekleştirilebilecek faaliyetleri hep birlikte inceleyelim.
- Gönüllü bireyler tarafından gerçekleştirilen kıyı temizliği etkinlikleri, her bireyin katılabileceği önemli faaliyetlerden biridir.
- Deniz kirliliğine karşı toplumsal farkındalık kazandırılması, daha sağlıklı denizlere ulaşmak için gereklidir.
- Deniz kirliliğini azaltmak noktasında belirlenmiş koruma yasalarına uyulması, bireysel ve toplumsal açıdan kazanılması gereken hassasiyetlerdendir.
- Deniz suyu arıtma tesisleri kurulması ve yaygınlaştırılması, denizlerdeki kimyasalların temizlenmesinde etkilidir.
- Filtreleme sistemine sahip deniz temizleme gemilerine sahip kurumlar, denizlerdeki atıkların toplanması noktasında çalışmalar yürütülür.
- Deniz temizliği konusunda eğitim almış dalgıçlar tarafından da denizlerdeki atıkların temizlenmesi noktasında çalışmalar sağlanır.
Okyanus Asitlenmesiyle Mücadele
Okyanus asitlenmesi, atmosferde yer alan CO2 seviyelerinin yükselmesi sonucu ortaya çıkar. Okyanuslardaki bu pH düşüşü, başta kabuk üreten deniz canlıları olmak denizlerde yaşayan organizmalara zarar verir.
Okyanus asitlenmesine neden olan CO2 seviyelerinin yükselmesi, bazı faaliyetler sonucunda meydana gelir. Bu faaliyetler: sanayi, turizm, lojistik vb. olabilir. Okyanus asitlenmesi, alınabilecek önlemlerle dengelenebilir. Bu önlemleri inceleyelim.
- CO2 salınımını arttıran fosil yakıtların kullanılması yerine yenilenebilir, çevre dostu yakıt kaynaklarının kullanılması önem taşır.
- Denizlerde yaşayan ve asit dengesine yardımcı olan canlıların neslinin korunmasıyla asitlenmeyle doğal yollarla mücadele sağlanabilir.
- Deniz temizleme çalışmalarının arttırılması sayesinde kirliliğe bağlı oluşan asitlenme engellenebilir.
- Kıyı denetiminin arttırılması ve kontrol edilmesiyle denizlerdeki kimyasal birikimi engellenebilir.
Sürdürülebilir Balıkçılık Uygulamaları
Sürdürülebilir balıkçılık, denizleri korumak ve kontrollü, sağlıklı şekilde balıkçılık faaliyetlerinin gerçekleştirilmesini sağlamak amacıyla oluşturulan kavramdır. Doğru avlanma zamanı, doğru avlanma teknikleri, balık neslinin korunması ve sürdürülmesi, gelecek nesillere dengeli deniz ekosistemleri bırakılması sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarıyla gerçekleştirilebilir.
Sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının düzenli ve koordineli şekilde uygulanmasıyla dengeli ve sağlıklı deniz ekosistemleri geleceğine ulaşılabilir. Avlanan balık sayısının belli bir sınırda tutulması sayesinde gereğinden fazla balık stoğu oluşması engellenir. Bu uygulamayla denizlerdeki balık popülasyonlarının dengesi sağlanır. Sürdürülebilir balıkçılık dünyadaki balık türlerinin devamlılığı hususunda ciddi role sahiptir. Su kirliliği ile mücadelenin etkin şekilde gerçekleştirilmesiyle sürdürülebilir balıkçılık uygulamaları da etkili şekilde yapılabilir.
Geleceğe Yatırım
Sürdürülebilir yaşam uygulamaların geleceği, kirliliğin azaltılmasıyla birlikte doğal kaynakların korunmasıyla sağlanabilir. Doğal çevrenin ve kaynakların korunması sayesinde ekosistemdeki denge, sabit bir düzlemde hareket edebilir. Bu dengenin sağlanmasında bireysel ve kurumsal düzeyde alınabilecek önlemler ve atılabilecek adımlar bulunur. Peki nelerdir? Bu adımlara göz atalım.
Bireysel Düzeyde Adımlar
- Enerji tasarrufu sağlamak için A+, enerji verimi yüksek ve çevre dostu ürünleri tercih etmek
- Ürünlerin geri dönüşüme gönderilmesini sağlamak
- Karbon ayak izini düşürmek için bireysel araçlar yerine toplu taşımayı kullanmak
- Organik ürünlere destek olmak
Kurumsal Düzeyde Adımlar
- Yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak
- İş yerlerinde daha verimli, çevre koruma özellikli ürünleri tercih etmek
- Su israfından kaçınmak
- Çalışanların sürdürülebilirlik konusunda farkındalık kazanmalarını sağlamak
- Çalışanları çevre korumayla ilgili faaliyetlere teşvik etmek